Başlıkta hata var diye düşündünüz değil mi? Keşke olsaydı… En son söyleyeceğimi en baştan yazayım ki, derdimi net anlatabilmiş olayım: “Türkiye’de şu anda faaliyette bulunan özel eğitim kurslarının yüzde 99’u kaçak, korsan, merdiven altı ya da yasa dışı…”

Konuyu çok özetle hatırlatayım…

Milli Eğitim Bakanlığı dershaneleri kaldırdı, etüt merkezleri haline dönüştürdü. 2016 yaz başında -1 yıl süre tanıyarak- etüt merkezlerinin de kapanacağını, 2017 ağustos başından itibaren özel öğretim kursu adı altında resmen faaliyet yürütülebileceğini, özel kurslara da ancak LYS-YGS için tek branş dersi izni verileceğini, geri kalanların da kapanacağını açıkladı. Bu konuda yasal mevzuatta da düzenlemeler yapıldı.

Bu bildirim üzerine, etüt merkezleri Milli Eğitim Bakanlığı il-ilçe müdürlüklerine başvurarak, LYS-YGS alanında tek branş dersi vermek üzere özel öğretim kursu adı altında ruhsat talep ettiler. Gerekli koşulları taşıyanlar ruhsatlarını aldı. (Lakin ortada minik bir sorun vardı. Bu başvuruların neredeyse yüzde 90’ı matematik LYS-YGS branşı üzerineydi. Kimse ‘diğer dersleri de verecek olan yok mu?’ diye sormadı.)

Bu uygulamaların hukuki açıdan ele alınması gereken ikinci yönü de şu:
Özel sektördeki herhangi bir kurum-kuruluş eğitimle ilgili faaliyet gösterecekse, bu durumu yasal zeminde yürütebilmek için, faaliyetini Milli Eğitim Bakanlığı’ndan ruhsatlandırmak durumunda.  Belirttiğimiz gibi, LYS-YGS dersi verecek olanlar, tek branş üzerinden ruhsatlarını aldılar. Yani kendi talep ve başvurularıyla, sadece ve sadece tek branş ders vereceklerini taahhüt ettiler…  Ama yasa ve yönetmeliklerde TEOG adaylarına dönük özel kurs tanımı yoktu. Yani hiiiç bir özel kurs, yasal düzlemde ilkokul-ortaokul öğrencilerine takviye dersi veremezdi. Türkçeye tercüme edersek, ilkokul-ortaokul öğrencilerinin (satranç vb yetenek kursları hariç olmak üzere) özel öğretim kurslarının kapısından içeri adım atması bile yasaktı.

YGS-LYS KURSLARINDA DURUM

Yasal düzenlemede belirttiğim hükümler getirildi ama… Fiili durum şöyle oldu… Sadece ve sadece YGS-LYS’den tek branş dersi (sadece matematik, sadece fizik, sadece kimya gibi) üzerinden ruhsat alan neredeyse tüm özel kurslar, ilk iş olarak bu tek ders kuralını ihlal etti, tüm dersleri vermek üzere (kaçak öğretmen çalıştırmak başta olmak üzere, çok sayıda yasayı ihlal ederek) yaz boyunca hazırlık kursları açtılar, kışın da devam etmek üzere para topladılar… Kaç milyonlarca TL’den ve yüz binlerce öğrenciden söz ediyoruz…

TEOG KURSLARI YASAK MEYVEYİ YEDİ

Buna ilave olarak… TEOG kursları da, hiçbir yasal dayanağı olmadan (çünkü ruhsat alabilmeleri için gereken yasal düzenleme yok, tümüyle kayıt dışı, yasa dışı bir faaliyet) yaz boyunca TEOG dersleri verdiler, kışın da devam etmek üzere kayıt (para-senet) topladılar… Sadece bununla da kalmadı. Örneğin adı KPSS kursu olan kimileri bile (hazır pasta var ya, kaşık-çatal piyasaya daldılar, onlar da hiçbir alakaları olmadığı halde TEOG kursu vermeye soyundular) yasanın arkasından dolanıp, TEOG hazırlık kursları verdiler, kış için de kayıt topladılar… Yine yüz binlerce öğrenciden, kaç milyonlarca TL’den söz ediyoruz.

Yaz boyunca bu ikileme-yasa dışılığa-korsanlığa dikkat çekmeye çalıştım. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın müdahale etmesi üzerine TEOG sınavı kaldırılınca konu ancak genel gündeme girebildi. Artık TEOG yok, yerine gelecek sistem merakla bekleniyor. Ama ne hikmetse TEOG kursları hala faaliyette….

DİKKAT! “KÖLE ÖĞRETMEN”  UYGULAMASI VAR

Tırnak içine alıp, sonuç olarak bir kez daha söylüyorum:

“a)Şu an kapısı açık bulunan özel kursların yüzde 99’u kaçak ya da yasa dışı… TEOG dersi verenler, tümüyle ruhsatsız, kaçak, -tek ders ruhsatına sahip olsa bile, bu başka bir konu- merdiven altı… Korsan… Bütün Türkiye çapında bu olay böyle… MEB, yasaları uygulayacaksa, uygularsa, aklını başına devşirip müdahale ederse, Bakanlık müfettişi denetimleriyle bugün-yarın bunların hepsi kapatılacak.
b)Üniversiteye hazırlık kursu veren (TEOG adaylarıyla da ilave olarak ilgisi olanlar için yukarıdaki tanımlar aynen geçerli) özel öğretim kurslarının da yüzde 99’u, tek ders kuralını ihlal ettiği için mevzuat dışı… Bunlara “korsan-kaçak” denemez, çünkü Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı faaliyet gösteriyorlar… Tek branş üzerinden ruhsatları var ama bütün dersleri veriyorlar. Mecburen kaçak-sigortasız öğretmençalıştırıyorlar, kimileri –bunlar da güya uyanık- öğretmenlerini danışma memuru, sekreter, halkla ilişkiler memuru diye sigortaya bildirmişler ama derslere sokuyorlar… Yani eğitim sistemimize,  sahte figüran  öğretmenler sızmış… Bu figüranlar dışındaki öğretmenlerin sigortası  yok… Hiçbir yasal hakkı bulunmayan ‘köle öğretmen’ olarak çalıştırılıyorlar. Ve Türkiye genelindeki tüm özel kurslardan tek ders kuralını ihlal edenlerin oranı da yüzde 99… Dolayısıyla bu kurslarda çalışan öğretmenlerin yüzde 99’u da sigortasız, kaçak, köle… MEB denetimleriyle bugün-yarın bunların hepsi kapatılacak.”

KAÇAK ÇALIŞAN MEB ÖĞRETMENLERİ! NE İŞ?
Bir de Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okulların özel kurslarda görev yapan, gizli- açık-yarı açık ortağı olan, MEB okullarından bu özel kurslara öğrenci devşirip o kurslarda derslere giren, taşıdığı öğrenci kadar prim-komisyon ve ayrıca ders ücreti alan MEB öğretmenleri var… Bursa’da bizzat bildiğim bir dolu isim var… Ki Türkiye’de bu sayı ancak onbinlerle ifade edilir.
Ey yasa dışı çalışan öğretmenler!
Söylemedi demeyin… MEB’de görevli olup kaçak-göçek işlere kalkışanlarla ilgili Milli Eğitim Bakanlığı’nın yapacağı işlemin çok çok ağır olacağını söylememe gerek yok sanırım… Şikayetler gidiyor Bakanlığa, Bimer’e… Denetimlerde isim isim MEB öğretmeni arayacak müfettişler… Uyaran olmadı deyip, üzülmeyin sonra… Aslında -bireysel anlamda- sizin başınıza gelecekler benim çok fazla ilgi alanımda değil… Ama size kanıp, peşinizden o özel kurslara sürüklenmiş öğrenciler için kötü olacak… O kurslar kapandığında, paraları iade edilmediğinde ya da edilemediğinde,  veliler o özel kurslarla papaz olduğunda, o öğrencilerin yüzüne nasıl bakacaksınız? Öğretmenlik, bu toplumun gözünde hala çok kutsal bir meslektir. Bireysel çıkarlarınız için attığınız adımlar ve yaptığınız hatalar sadece sizi bağlar ama sakın unutmayın! Öğretmenlik mesleğinin onurunu korumak, “ben öğretmenim” diyen her bireyin çok çok özel sorumluluğudur. Bu onuru ayaklar altına almanıza kim-neden izin veriyor, neden izin verdi? Bundan sonra da hala izin verecek mi? İşte ben bu soruların cevabını arıyorum…

SONU KÖTÜ OLACAK, BİZDEN SÖYLEMESİ
Sözün sonuna geldik nihayet!
Demek ki neymiş! İster TEOG dersi versin, ister tek ders ruhsatıyla faaliyet gösteriyor ama yasanın arkasından dolanıyor olsun… Özel kursların –abartısız-yüzde 99’u potansiyel bomba, çünkü yüzde 99’u kaçak, merdiven altı… Korsan…

Yapılan iş yasa dışı olunca… Bu yasa dışı özel kurslar öğretmenlerini de kadrolu gösteremiyorlar. (Ohh ne ala. öğretmene sigorta yapma, kıdem, izin parası ödeme, yasal haklarının üzerine yat, suçu da Mecburuz, sigorta yapamıyoruz diye Bakanlığa at!) Çünkü Tek ders kursu sadece ruhsatını aldığı tek branşta öğretmenini sigortalı yapabiliyor. Diğer drslerin öğretmenleri sigortasız… Çağdaş köle… Bu işlem de yasa dışı… Bu durumda –acı ama gerçek- özel kurslarda çalışan öğretmenlerin de –abartısız- yüzde 99’u kaçak, merdiven altı… Korsan…

Milli Eğitim Bakanlığı, işte bu bataklığı kurutmaya uğraşıyor…

Ve Milli Eğitim Bakanlığı müfettişlerinin denetimleriyle bugün-yarın bunların hepsi kapatılacak. Bunu Milli Eğitim Bakanı söylüyor, özel öğretim kurumlarından sorumlu genel müdür söylüyor, il-ilçe milli eğitim müdürleri söylüyor… Bakanlık Teftiş Kurulu’nun görevi zaten bu yasa dışı kursların varlığını ortadan kaldırmak…
Düşünsenize…
Kendisine bağlı faaliyet gösteren özel sektör kuruluşlarının yüzde 99’unun merdiven altı-kaçak-korsan-yasadışı-ihlalci olduğu bir bakanlık olabilir mi? Ya da hangi ülkede böyle bir bakanlık olabilir?